7 Mart 2007

Aşk Firarda

Gün batımı
Demin canım ciğerim kankamla konuşuyordum da... Yok o bilmem kaç aydır ilişkide, yok bilmem o nişanlanmış, bu nişanlanmış, şu evlenmiş... 'Ulan' diyorum kendime, 'neler oluyor.' Bunlar daha dünkü çocuklar, beraber Mado'da oturduğumuz, Pizza Hut'da karşılaştığımız, gelip bana dertlerini paylaşan bızdıklar bunlar. Şimdi baksana ne hâldeler! Sözlüleri, nişanlıları hatta kocaları var şimdi. Peki artık Uğur'un yeri nerede onların hayatlarında? Cevap veriyorum: YOK! Hahaha! Ne komik, ama traji-komik... Başkalarına adanmış bir hayatta tipik son: Herkes kendi yolunda Ferrarilerle, ben yaya!..

Lise 2 - üniversite son arası geçen toplam 7 yıl... Ne oldu bu 7 yılda? İnsanın hayatının her 7 yılı önemlidir derler; her 7 yıl bir dönem bitimi ve başlangıcıdır derler. Ben geçmiş 7 yılımda o kadar büyük hatalar yapmışım ki. 'Aman Allah'ım benden daha kötüsü var mı' diye sorsam inanıyorum ki çıkmaz. Neler neler, kimler kimler... Bu 7 yılın içinde ne aşklar elimden kaçmış! Hele biri var ki... Zaten bir O'ydu aslında. Hayatımdaki diğer olaylara da baktıkça pişmanlık duymaya alışık olmayan BEN bile 'tüh be' diyorum... 'Tüh be...'

Şimdi daha bugün konuşurken aynı kankamla O'na dedim ki, belki de olması gereken bu. 7 yıl denedim olmadı. Belki de benim tarzıma uymuyor kalıcı aşklar. Niye ve neyi zorluyorum ki? Belki de ben yapamıyorum ve bu konuda beceriksizim. Attila İlhan'dan ilhamlandım belki de; çok kadınlar sevdim ki zaten yoktular! Ama olanları da oldu. Ve bakıyorum bu kadınlara da bazılarını gerçekten istemişim de. Haa gerekenleri belki yapmamışım, belki yaptırmamışlar o ayrı ama gerçekten istemişim. Bugün aynaya geçtiğimde, yorganımı üzerime çektiğimde, ve her boşalan kadehte tek bir yansıma görüyorum: Ben... "Yalnız" ben... Demek ki ya ben yapamadım yada yapmamam gerekti. 'O zaman' diyorum, 'belki de en doğrusu bu büyük ve ateşler içindeki deli yüreği geçici, ısmarlama ve yüzeysel aşklara teslim etmektir.' Yarının olmadığı bir dünyada geleceğe değil bugüne yatırım yapmak, hemde yarın kaybedeceğimi adım kadar iyi bilerek... Belki tek bir tene alışmak değil benim kaderim; yabancı tenlerde terlemek... Ha ben bunu mu istiyorum, tabiki de hayır! Ama bazen istenilen değil olması gerekenler oluyor seçim hakkı bizden alındığında. Peki ben buna inanıyor muyum; yani seçim hakkını kaybetmek midir bu aslında? Hayır! Sadece kendime gülüyorum...

Kim bilir belki de bugün biri çıkar gelir. 'Ne olursa olsun, nerde ve nasıl olursa olsun, seninle olacağım' der. Sanmam ya, kim bilir... Ben inancımı yitirmiyor, sadece artık ümidimi kesiyorum, yani beklemiyorum. Belki de en tatlısı böylesidir. Belki de bu yeni 7 yıl çok farklı olur... Kim bilir!

Özlu Söz: İnsanların ümitlerini asla ellerinden almayın, belki de tek sahip oldukları şeyler onlardır. (Teşekkürler Ogün Hoca'm...)

---
Ölesiye sevmiştim seni kalbimin kızı
Ne çare kopardılar gönül bağlarımızı
Maziye gömülse de içimizdeki sızı
Bu şarkı yaşatacak ölmeyen aşkımızı

ua | 22-Kasım-2005 | Burnsville, MN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder